Ve şimdi karanlıklardasın,
Kendinden ve gerçeklerden çok ötede,
Hep gitmek istediğin yerdesin,
Küfrün ve cahiliyenin içinde.
Sana Ebu Zer ol diyemem,
Yalnızken dik durmayı ondan öğrendim.
Binlerce süslü yol varken,
Hakkın huzurunda durmayı da Resulden öğrendim.
Ve şimdi yalnızlıktasın,
İbrahim ateşin önünde şimdi,
Sende ateşlerdesin ama!
Ama İbrahim’in ki serin ve emindi.
Ya senin ki?
Sana gel diyemem!
Çünkü benim yolum belli.
Ellerimden tut gidelim diyemem!
Çünkü senin ellerin kirli!
Usanmadı, uslanmaz, sinsi şeytan.
Her aman da verdi sana ferman.
İşine geliyordu kolay ve adi olan.
Koştun! Acımadan ve de pişman olmadan.
Ben sana şimdi dinle diyemem.
Kapalıydı kalp gözün, gönül penceren,
Gözlerini açta gör diyemem.
Mühürlemişti sana o gözleri veren.
Artık sana hiç söz işittiremem.
Bir kefene konmuştu o soğuk beden.
Omuzlarda tahta tabutla giden,
İşte o sendin kaybeden!
26/10/2015